Montenegro Gezi Yazısı
- uktem topcu aktas
- 3 May 2018
- 3 dakikada okunur
Gittikten sonra, İstanbul'da yaşarken gitmediğime pişman olduğum ülke.

Minik ve her yerinin kolay ulaşılabilir olması benim hoşuma gitti çünkü bir yerden bir yere giderken saatlerimi geçirmeyi sevmiyorum.
Belgrad'a gittiğimde de çok beğenmiştim mesela defalarca kere giderim demiştim ama Montenegro'dan sonra bu fikrimden vazgeçtim :)
Evet aslında vizesiz olmasına rağmen biraz tuzlu, biletler ucuz denemez, euro olması da bizim ülkemiz insanlarına dezavantaj fakat illaki uygun bilette bulunur, az harcayarakta kalınır.
Karadağa sabiha gökçen havaalanından gidemiyorsunuz, yani gidiliyor da taa İtalya'dan aktarma yaparak :D
Türk hava yolları ile atatürk havaalanından günde 2 kere Podgorica'ya sefer oluyor.
Yolculuk 1 saat 40 dk sürüyor, yorucu bi yolculuk olmadığından sabah gidip günü dolu dolu değerlendirmek en güzeli bence.
Fakat şuna dikkat etmeli, toplu taşıma çok yaygın değil, taksi inanılmaz pahalı, bence en mantıklısı araba kiralamak, Podgorica havaalanına iner inmez Hertz'i göreceksiniz, sanırım gördüğüm en ufak havaalanı bu arada.
Ben linkini de paylaşayım;
3 gece 4 gün için ortalama bir araca 300 TL civarı bi para ödersiniz, taksi sadece havaalanından Budva'ya 100 euro istiyor hesabı siz yapın.
Podgorica havaalanından en yakın olarak ilk durak Sveti Stefan. Bence burası tamamen cennetten çıkma bir yer, denizin ortasında bir adacık, ada dediğime bakmayın aslında otel, ama yapıyı hiç bozmamışlar , önü de halk plajı isteyen istediği gibi denize girebiliyor, fakat konaklamak yada gezmek için uygun değil, yol kenarında uğramalık veya yaz ayında gidiyorsanız plajında vakit geçirmelik bir yer. Havaalanından Budva 1.5 saat rahat sürüyor, yollar baya baya dağ ve köy yolu gibi, Budvaya 15 dk kala zaten yolun solunda Sveti Stefan adasını göreceksiniz, genelde insanlar durup tepeden fotoğrafını çekiyor olacaklardır. Budva'da konaklayacaksanız Sveti Stefan'a gün içerisinde 15 dakikada ulaşabilirsiniz, yol üstünde görmüşken inelim diye acele etmenize gerek yok.

BUDVA
Budva'da direk merkezde kaldık. Hotel Budva kesinlikle tavsiye ediyorum, hem güleryüzlü hem temiz hem de çok güzel bir otel, denizin dibinde oluşu ve aynı zamanda da old town a yürüyerek çok yakın oluşu mantıklı.
Booking.com dan da ulaşabilirsiniz. Aslında yazlık bir yer ve özellikle Budva tam bir gece hayatı şehri diye sonbahar da sıkılırız sanmıştım ama milletçe gerçekten eğlenmeyi çok seviyorlar, kışın bile her yer hareketli.
Budva old town baya ufak, bitince nası ya bitti mi? deyip bi tur daha atıp aynı yere çıkınca anlıyorsunuz bittiğini :)


Tüm sokaklarına mutlaka girin, hatta bir sokak var dikkatli baktığınızda mutlaka göreceksiniz denize açılan bir sokak ve deniz kıyısında bir mekan, işte orayı kaçırmayın derim çok keyifli bir yer.
Benim şaşırdığım bir çok mağazanın sahibinin Türk olmasıydı, gerçekten her yerdeyiz.
Şimdi size 2 mekan önereceğim, birisi old town da tabelasını kesin görürsünüz The Prince Pub , içi de çok güzel ama dışında ayakta bir şeyler içmekte keyifli. Mekanın sola doğru masaları var o masalardan dümdüz ilerleyin ve karşınıza çıkacak olan kapıyı açıp sadece manzaraya bakın burayı da herkes bilmez bu arada, kaçırmayın.

Diğer mekansa Hotel Budvanın hemen sağ karşı çaprazında Beer & Bike Clup - Pub salaş ve karakterli mekan sevenlere öneririm, akşamları 9 da canlı müzik var ve baya doğu oluyor yer bulmak için 8 gibi gitmek mantıklı olabilir.
KOTOR

Aslında tek bir noktada kalıp her yeri günü birlik gezenlerde oluyor fakat biz kalmayı tercih ettik, böylesini tavsiye ediyorum gittiğiniz yerin tadını daha iyi alıyorsunuz. Budva-Kotor arası yine kiraladığımız arabayla gittik 30 dakika kadar sürüyor. Kotor tabii ki daha büyük ve hareketli, daha çok gezilecek görülecek yeri var, burada ise merkezde kalmayı tercih etmedik, 10 15 dk uzaklığında öyle efsane oteller var ki , karar vermeden önce mutlaka bakın derim. Biz Hotel Casa Del Mare Amfora'yı tercih ettik kesinlikle de doğru kararmış.

Merkeze 15 dk uzaklıkta hemen köşesinde mini bir market var, denize bakan odalar da dağa bakan odalar da çok güzel, odalarının şekli bilinenin aksine baya farklı, bizimki asma katlıydı, çok temiz ferah ve zevkli bir dekorasyona sahip. Çalışanları hakkında internette ki yorumların hepsi doğruymuş gerçekten çok güler yüzlü ve ilgililer. Akşam yemekleri için bence hiç mekan aramayın oteli tercih edin:) Aşçısı muazzam, otel restoranı özel bir menüye sahip ve yemekler çok leziz. Midyesini ve mantar çorbasını özellikle öneririm.
Yazın otelin önündeki plajı da kulanabiliyorsunuz.
Kotor'dan merkeze gezmeye gittiğimizde yine old town bizi karşılıyor ama bu Budvaya göre oldukça büyük, çok daha canlı ve güzel, İtalya'da olduğuma yemin edebilirim diyebilirsiniz.

Tüm old town'u gezin derim eksiksiz, mekanlardan en çok Cafe Pizzerio Scorpio'yu beğendik, hem yeri güzel hemde açık hava da canlı müzik olması mekanı daha da hoşlaştırmış.
Kotor'a gelmişken bence Perast'a da gidebilirsiniz. Tepeden manzarası çok güzel ve yine sahil şeridi boyunca çok tatlı cafe restoranlara rastlayabilirsiniz. Bizim otele 5 dakika uzaklıktaydı merkeze ise sanırım bi 20 dk uzaklıktadır.

Bence Montenegro için 3 gece 4 gün gayet yeterli bir süre hatta sadece haftasonu için bile gidilir. Yazın yaz tatili amacıyla giderseniz tabi daha uzun kalınır.
Son olarak fotoğraf çekimi yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan bence Karadağ. Drone çekimleri içinde muazzam görüntüler veriyor, 300gr ın altında dronelar için her hangi bir yasak yoktu, sivil havacılığının kurallarına gitmeden önce internetten bakabilirsiniz.
Daha detaylı fotoğraflar görmek isterseniz aşağıya instagram fotoğrafçılık hesabımın linkini bırakıyorum.
Comments